II. Murad Segedin Barışı'ndan sonra,
1443'te Edirne'den Manisa'ya çekilerek tahtı oğlu Mehmet (Fatih)'e
bırakmıştır. II. Mehmed, İstanbul'un alınmasıyla ilgili planlarını,
İstanbul surlarını tahrip eden meşhur toplarının dökümünü ve diğer
hazırlıklarını 1452-1453 kışında Edirne'de yapmıştır. İstanbul'un
fethinden sonra Edirne'nin önemi uzun süre devam etmiştir.
XVI. yüzyılda Edirne hızlı bir gelişme
kaydetmiş ve muhteşem abideler vücuda getirilmiştir. XVIII. yüzyılın
ikinci yarısında şehir yeniden büyük önem kazanmıştır. Bunda Osmanlı
padişahlarının burada oturmaları etkili olmuştur. Edirne adeta ikinci
bir başkent olma özelliğine kavuşmuştur. I. Ahmed, II. Osman ve IV.
Murad' ın av eğlenceleri düzenleyerek Edirne'de kalmaları da şehre
duyulan ilgiyi arttırmıştır. IV. Mehmed ise, Edirne'yi ikinci bir devlet
ve yönetim merkezi haline getirmiştir. Saray-ı Cedid (Yeni Saray ) ve
bazı köşkler bu dönemde yapılmıştır. XVIII: yüzyılın sonlarına doğru
başlayan Avusturya seferleri ve bunun sonucunda uğranılan bozgunlar,
Edirne'yi olumsuz etkilemiştir. XVIII. yüzyıl Edirne'nin gerileme
devridir. 1745 yılında meydana gelen büyük yangında 60 kadar mahalle
harabeye dönmüş, 1751 depreminde de pek çok bina yıkılmıştır. Şehir bu
olayların açtığı derin yarayı uzun süre kapatamamıştır. 1766-1768
seferlerinde Edirne yine hareket üssü olmuş, fakat savaşlar yenilgi ile
sonuçlanmıştır.
Edirne, Türk hakimiyetine girdikten
sonra, ilk defa 1828-1829 Osmanlı-Rus Savaşı'nda, işgale uğramıştır. Bu
savaş, Osmanlı Devleti'ni ve Edirne'yi çok sarsmıştır. Edirne'nin düşman
birlikleri tarafından işgal edilmesi, yapılan katliam, zulüm ve savaşın
yol açtığı diğer acılar Türkler' in şehir ve çevresinden göç etmesine
neden olmuştur. İşgal sonucunda, meydana gelen göçlerden dolayı,
Edirne'nin nüfusu 50 bin kadar azalarak 100 bin civarına düşmüştür.
Edirne, Doksanüç Harbi adıyla bilinen
savaş sırasında, 20 Ocak 1978-13 Mart 1879 tarihleri arasında, Rus
işgali altında kalarak ikinci büyük felâketini yaşamıştır. Öyle ki
Ruslar ve diğer işgalciler tarafından şehrin bir çok semti baştan başa
tahrip edilmiş, yapılan zulüm karşısında halkın bir kısmı evlerini terk
etmek zorunda kalmış, işgal ve hastalıklardan dolayı on binlerce Türk
helak olmuştur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder